Apple, Trump’ın İthalat Tarifelerine Karşı Nasıl Strateji Geliştirecek?
Analist, Apple’ın Trump dönemi tarifelerini hafifletmek için tedarikçileri baskı altına alabileceğini açıkladı.

Geçtiğimiz hafta, ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, dünya genelindeki hemen hemen tüm ülkelere yönelik yeni ithalat tarifesi planlarını açıkladı ve bu durumun Apple için büyük zorluklar doğuracağı görülüyor. Bunun sebebi, Apple’ın tedarik zincirinin ABD dışındaki ülkelere bağlı olması ve neredeyse tamamen ithalata dayanması. Bu, şirketin ürün fiyatlarını en azından çoğu ürün için sabit tutma nedenlerinden biri. Şimdi, önde gelen bir analist, Apple’ın bu ithalat tarifelerini nasıl hafifletebileceği ve iPhone serisinin fiyatlarını artırmadan nasıl hareket edebileceğine dair bazı fikirler sundu.
Apple’ın İthalat Tarifelerinden Korunma Yöntemleri
Tarifeler, ithalat maliyetlerini oldukça artıracak ve sonuç olarak şirket, ürünlerinin fiyatlarını artırmak zorunda kalacak. Daha önce de belirttiğimiz gibi, Apple, yurt dışındaki üretim tesislerini ABD’ye taşımayı düşünmüyor çünkü bu, daha maliyetli bir süreç olur. Bu gelişmelerin ardından, Apple’ın hisseleri neredeyse %10 oranında düştü ve şirketin oynayabileceği yalnızca birkaç seçenek kaldı.
Başkan Trump, Çin’den yapılan ithalatlara %54, Hindistan’dan %26 ve Vietnam’dan %46 oranında vergi koydu ve diğer ülkeler için de benzer oranlar geçerli. Temel olarak, ülke, şirketlerin ithalatı azaltmasını ve ürünleri yerel olarak üretmesini istiyor. Ancak mevcut ekonomik koşullar göz önüne alındığında, bu oldukça maliyetli bir durum ve nihai fiyatı son kullanıcı karşılamak zorunda kalacak. Bu tarifelere karşı, Bloomberg’den Mark Gurman, Apple’ın yüksek ithalat maliyetinin etkisini azaltmak için birkaç fikir geliştirdi.
- Gurman, Apple’ın bileşen ve üretim ortaklarından daha rekabetçi fiyatlar sunmalarını teşvik etmesini öneriyor, bu da Apple’ın toplam üretim masraflarını azaltmasına olanak tanıyacak.
- Apple, ek maliyetlerin bir kısmını kendisinin karşılaması gerektiğini belirtiyor, bu da ek maliyetin bir kısmını kendisine, bir kısmını da son kullanıcıya paylaştırmasına olanak tanıyacak.
- Şirket, kısa vadede fiyat değişiklikleri yapmalı ve tarifelerin uzun vadeli etkilerini değerlendirmelidir.
- Apple, üretim alanını diğer ülkelere yayarak, ABD’deki üretimden kaçınmalıdır.
Bazı ülkeler ticaret anlaşmaları üzerinde çalışırken, Çin bu anlaşmaların dışında kalıyor. Apple, ürünlerini aynı hızda satmak istiyorsa Çin’e olan bağımlılığını azaltmak zorunda. Aksi takdirde, fiyat artışları yalnızca talebi düşürecektir. Şu anda, Apple’ın tarifelere hazırlık olarak ürünleri stokladığı bildiriliyor; bu da şirketin ürünleri bir süre daha alışık olduğu fiyatlarla satmasına olanak tanıyacak. Hikaye ile ilgili güncellemeleri paylaşacağız, bu nedenle takipte kalmayı unutmayın.